Yargıtay Kararları

Hükümde Dava Sırasında Alınan Kararların Yer Almaması Gereğiyle Bozulması

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

Tarih : 24.10.2017

Esas No : 2016/11430

Karar No : 2017/11573

 

- BOŞANMA DAVASI

- KARARIN BOZULMASI GEREĞİ

ÖZET: MAHKEMECE 20.10.2014 TARİHLİ KISA KARARDA VELAYETİ DAVACI - KARŞI DAVALI ANNEYE VERİLEN ORTAK ÇOCUK LEHİNE 200.00 TL TEDBİR VE 300.00 TL İŞTİRAK NAFAKASINA, DAVACI - KARŞI DAVALI KADIN LEHİNE DE 200 TEDBİR VE 300 YOKSULLUK NAFAKASINA HÜKMEDİLMEKLE BİRLİKTE, GEREKÇELİ KARARIN HÜKÜM KISMINDA İŞBU HÜKMOLUNAN NAFAKALARA DAİR BİR HÜKÜM YAZILMAMIŞTIR. DAVACI - KARŞI DAVALI KADIN; TAVZİH TALEBİYLE NAFAKALAR YÖNÜNDEN GEREKÇELİ KARARA 200.00 TL TEDBİR VE 300.00 TL İŞTİRAK İLE 200 TEDBİR VE 300 YOKSULLUK NAFAKALARININ EKLENMESİNİ TALEP ETMESİ ÜZERİNE MAHKEMECE DE BU YÖNDE KABUL KARARI VEREREK, GEREKÇELİ KARARA NAFAKALAR YÖNÜNDEN TEFHİM EDİLEN KISA KARARDAKİ GİBİ EKLEME YAPMIŞTIR. 6100 SAYILI HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNUNUN 305. MADDESİ UYARINCA "HÜKÜM, YETERİNCE AÇIK DEĞİLSE VEYA İCRASINDA TEREDDÜT UYANDIRIYORSA YAHUT DA BİRBİRİNE AYKIRI FIKRALAR İÇERİYORSA, TAVZİH YOLUNA BAŞVURULABİLİR, TAVZİHLE TARAFLARA TANINAN HAKLAR VE YÜKLENEN BORÇLAR SINIRLANDIRILAMAZ, HÜKÜM GENİŞLETİLEMEZ VE DEĞİŞTİRİLEMEZ". TEMYİZE KONU KARARDA TAVZİH ŞARTLARI OLUŞMADIĞI GİBİ HÜKMÜN DEĞİŞTİRİLMİŞ OLMASI SEBEBİYLE DE 04.03.2016 TARİHLİ TAVZİH KARARI HUKUKİ SONUÇ DOĞURMAZ.

DAVA: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, her iki dava ve fer'ileri yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 24.10.2017 günü duruşma temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ................ ................ geldi. Karşı taraf davacı-karşı davalı .................. ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Mahkemece 20.10.2014 tarihli kısa kararda velayeti davacı - karşı davalı anneye verilen ortak çocuk lehine 200.00 TL tedbir ve 300.00 TL iştirak nafakasına, davacı - karşı davalı kadın lehine de 200 tedbir ve 300 yoksulluk nafakasına hükmedilmekle birlikte, gerekçeli kararın hüküm kısmında işbu hükmolunan nafakalara dair bir hüküm yazılmamıştır. Davacı - karşı davalı kadın; tavzih talebiyle nafakalar yönünden gerekçeli karara 200.00 TL tedbir ve 300.00 TL iştirak ile 200 tedbir ve 300 yoksulluk nafakalarının eklenmesini talep etmesi üzerine mahkemece de bu yönde kabul kararı vererek, gerekçeli karara nafakalar yönünden tefhim edilen kısa karardaki gibi ekleme yapmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 305. maddesi uyarınca "hüküm, yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyorsa yahut da birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, tavzih yoluna başvurulabilir, tavzihle taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar sınırlandırılamaz, hüküm genişletilemez ve değiştirilemez". Temyize konu kararda tavzih şartları oluşmadığı gibi hükmün değiştirilmiş olması sebebiyle de 04.03.2016 tarihli tavzih kararı hukuki sonuç doğurmaz.

Mahkemece 29.12.2015 tarihli kısa kararda velayeti davacı - karşı davalı anneye verilen ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak ile tedbir ve yoksulluk nafakalarına karar verildiği halde, gerekçeli kararın hüküm kısmında nafakalara dair hüküm oluşturulmayarak kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. (6100 s. HMK m.298/2) Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir. Yanlışlık ancak temyiz/kanun yoluna başvurulması ve karann bozulması halinde düzeltilebilir. Tefhim edilen ve duruşma tutanağına geçirilen hüküm sonucu ile gerekçeli karar arasındaki aykırılık diğer yönler incelenmeden tek başına bozma sebebi olur. O halde mahkemece yapılacak 10.04.1992 tarihli 7/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı gözetilerek yeniden karar oluşturmaktan ibarettir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple bozulmasına, bozma sebebine göre, diğer yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, duruşma için taktir olunan 1.480,00 TL. vekalet ücretinin Burcu'dan alınıp Evren'e verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Önemli Uyarı

dedektif.com içeriğinde yayınlanan tüm makale, içerik ve bilgiler Özel dedektif Bilal KARTAL tarafından yazılmış olup, tüm telif hakları İzmir Dedektiflik Hizmetleri A.Ş ye aittir. Tüm yazı ve içerikler aidiyet tescili bakımından elektronik imzalı zaman damgası ile mühürlenmiştir. Sitemizdeki yazı ve içeriklerin yazılı izin alınmadan bir kısmı veya tamamı kopyalanarak başka web sitesi, yazılı ve görsel yayın organlarında yayınlanması durumda FSEK kapsamında işlem yapılarak her türlü yasal haklarımızı kullanarak 5846 Kanun numaralı FiKiR VE SANAT ESERLERİ KANUNU ile TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ MADDELERİ UYARINCA hukuki ve cezai yasal işlemler başlatılacaktır. Ayrıca tüm site içeriğinde bulunmakta olan makaleler ve bilgiler uluslararası DMCA fikir hakları sistemi ile korunmakta olup, web sitemizde yayınlanan makaleleri izinsiz olarak kısmen veya tamamen alıntı yapan değiştirerek yayınlayan tüm web sitelerini Google ve benzeri arama motorları sıralama listelerinden süresiz olarak kaldırmaktadır.





Copyright © 2018 | İzmir Özel Dedektiflik Bürosu | İzmir de Yasal Eş Takibi 444 7 635 Tüm Hakları Saklıdır.

iz ajans
WHATSAPP
ile iletişime geç